Mycoplasma (Genital) Enfk.

MYCOPLASMA

Mycoplasma ve ureoplasma doğada yaşayan bilinen en küçük tek hücrelilerdir. Diğer mikroorganizmalardan farklı olarak bir hücre duvarı içermezler. Bu özellikleri nedeniyle etkileri genellikle hücre duvarı üzerinde olan pek çok antibiyotiğe karşı dirençlidirler. Yine aynı özellik nedeni ile mikrobiyolojik incelemelerde kullanılan bazı laboratuvar incelemeleri bu mikroorganizmalar üzerinde uygulanamaz. Bugüne kadar izole edilmiş 15 den fazla türü olmakla birlikte sadece 3 tanesi insanlar için özel önem taşır. Bunlar Mycoplasma pneumoniae ile Mycoplasma hominis ve Ureaplasma urealyticum‘dur. M. pneumoniae insanlarda zaatürreye neden olurken diğer ikisi sıklıkla üreme sistemini ilgilendiren patolojilere neden olurlar ve bu nedenle genital mycoplasmalar olarak adlandırılırlar. Çok küçük olmaları, az miktarda genetik materyal içermeleri ve hücre duvarları olmaması nedeni ile klasik kültür yöntemleri ile tanınamazlar. Mycoplasmaları izole etmek için karmaşık kültür işlemleri gereklidir.

Görülme sıklığı Mycoplasmalar hem erkekte hem de kadında genitlal enfeksiyona neden olurlar. Yapılan araştırmalarda herhangi bir yakınması olmayan kişilerin %40 ′ında kültürlerde mycoplasma ürediği gösterilmiştir. Bu kişilerin %15 ′inde M.hominis saptanırken %40-75 ′inde U.urealyticum izole edilmektedir. Enfeksiyon doğum sırasında anneden kapılabilir ancak nadiren bu bebeklerde enfeksiyon kalıcı olur. Asıl kolonizasyon kişi cinsel yönden aktif hale gelince başlar. Yapılan geniş kapsamlı bir çalışmada cinsel yönden aktif ancak herhangi bir yakınması olmayan kadınların %40-80 ′inde ureaplasma türleri izole edildiği gösterilmiştir. Yine cinsel yönden aktif ve yakınması olmayan kadınların %21-53 ′ünde M.hominis üretilmiştir. Enfeksiyon ve kolonizasyonun görülme sıklığı erkeklerde daha düşüktür. Bulaşma yolları İnsanlarda mycoplasma ve ureaplasma en sık taşıyıcılar arasında direk temas ile bulaşır. Bu nedenle cinsel yolla bulaşabilen bir hastalık olarak kabul edilir. Çok eşli cinsel yaşam risk olarak kabul edilmektedir. Genital-genital ya da oral-genital temas bu mikroorganizmaların bulaşmasında en sık karşılaşılan yoldur. Bir diğer nadir bulaşma yolu ise hamilelik ve doğum sırasında anneden bebeğe geçiştir. Mycoplasma enfeksiyonları çok nadir olarak cinsel ilişiki dışında etkilenmiş materyale tamas ile de bulaşabilir. Belirtileri Mycoplasma ve ureaplasma enfeksiyonları nadiren bulgu verirler. Çoğu zaman herhangi bir yakınmaya neden olmazlar ve sadece alınan kültürlerde üretilebilirler. Her iki organzima da erkeklerde bel soğukluğuna bağlı olmayan ürethra enfeksiyonlarına neden olabilirler. Mycoplasmalar kadınlarda bu tür bir sorun yaratmazken ureaplasmalar kadınlarda da erkeklerdekine benzer problemler yaratabilir. İdrar yaparken yanma ve akıntı ürethra enfeksiyonlarının en önemli belirtisidir. Böbrek enfeksiyonlarının da %5′inden mycoplasmalar sorumludur. Fallop tüpü iltihabı olanların yaklaşık %10′unda rahim içinde ve tüplerde m.hominis izole edilmektedir. Gebelikte ise plasenta ve amniyon zarında enfeksiyona neden olarak erken doğumlara yol açabilirler. Daha nadir olarak yenidoğan bebekte doğumsal zaatürre, bakteremi ve hatta ölüme yol açabilecekleri bilinmektedir. Ancak bu çok çok nadir karşılaşılan bir durumdur. Yine çok nadir olarak uzak bölgelerde eklemlerde ve solunum sisteminde iltihaba yol açabilirler. Ancak bu hastalıklar için risk grubunu bağışıklık sisteminde sorun olan kişiler oluşturmaktadır. Mycoplasmaların sezaryen sonrası yara yeri enfeksiyonuna da neden olabildiği bilinmektedir. Genel olarak mycoplasma ve ureaplasmalar şu hastalıklara neden olabilirler ; • Urethrit: Ürethra enfeksiyonu ( İdrar atımı sırasında yanma ve acı ) • Pyelonefrit: Böbrek iltihabı • Pelvik iltihabi hastalık • Endometrit: Rahim içindeki endometrium dokusunun iltihabı • Koriyoamniyonit: Gebelikte rahim içinde görülen iltihap • Cerrahi yara enfekyionları • Eklem iltihapları • Yenidoğanda zaatürre ve menenjit • Mycoplasma ve ureaplasmaların kısırlığa neden olup olmadıkları konusu tartışmalıdır. Direk olarak neden olmasalar bile örneğin pelvik iltihabi hastalık sonrası sekel olarak kısırlık ortaya çıkabilir. • Erkeklerde sperm sayı ve hareketini bozarak çocuk sahibi olmayı güçleştirebilir. • Düşük ve erken doğumlara neden olabilmesi nedeni ile tekrarlayan düşüklerin altında yatan nedenlerden birisi de mycoplasma enfeksiyonları olabilir. Tanı Mycoplasma ve ureaplasma enfeksiyonlarının tanısı şüphelenilen durumlarda alınan kültür ile konur. Vajinal akıntısı, infertilite ya da tekrarlayan gebelik kayıpları, kronik pelvik ağrısı olan kadınlarda bu mikroorganizmalara yönelik kültürlerin de yapılması önerilir. Tedavi Mycoplasma ve ureaplasma enfeksiyonlarının tedavisi tıbbidir. Ancak penisilin ya da sefalosporinler gibi sıkça kullanılan antibiyotikler bu mikroorganizmalar üzerinde etkili değildir. Çünkü adı geçen antibiyotikler bakterilerin duvar yapısını bozarak etki gösterirler. Oysa mycoplasmalarda hücre duvarı yoktur. Tervcih edilecek antibiyotiğe kültür sonucuna göre karar verilir. Kültürle birlikte yapılan antibiyogram testinde mikroorganizmanın hangi antibiyotiğe duyarlı hangisine dirençli olduğu araştırılır. Ondört günlük tedaviyi takiben yeniden kültür için örnek alınarak enfeksiyonun geçip geçmediği kontrol edilmelidir. Devam eden ısrarcı enfeksiyon varlığında ikinci bir antibiyotik kürü uygulanması gerekli olabilir. Hastaların %90′ında tek kür tedavi yeterli olmaktadır.

Yorum Yazın